Gitmeme saatler kaldı. Böyle olmamalıydı son saatlerde.
Bir süre dışarıda takıldıktan sonra arkadaşı AŞTİ'ye bırakmak üzre arabaya atladık. Arkadaşı yolcu ettikten sonra rotamız bizim evin o taraftı.
- Kahve mi şarap mı?
- Bana ikisi de uyar.
- Ya vaktin varsa, şaraplanasın varsa şarap içelim, zaten şurda sayılı saatlerim kalmış.
- Tamam şarap uyar.
Saat 00:00'ı geçmiş, açık alkol büfesi bulmak gerek. Bi kaç yere uğradıktan sonra sonunda aradığımızı bulduk. Buzbağ - Öküzgözü/Boğazkere. Allah için güzel şarap.
Manzarası güzel bi yere çekip başladık şaraplanmaya, müzikçalarda Kulturshock - Zumbul. Şarap, sigara, güzel müzik, muhabbet, manzara... Güvenlik bozana kadar atmosferi.
- Arkadaşlar biliyorsunuz burada durmanız yasak, biri şikayet falan ederse polis jandarma falan gelir uğraşırsınız.
- Yapma be abi efendi efendi oturuyoduk.
- Neyse abi sen de haklısın, kolay gelsin.
Aldık arabamızı, bize alternatifler var, oraya çektik.
- Sen nasıl bu kadar gamsız adamsın ya?
Anlattım Ankara'ya geldiğimden beri yaşadıklarımı. Ağzı açık dinledi. Aynı lisede okuyoduk ama tanışmamıştık.
- Sen niye lisede gelip beni bulmadın ya, o lisede hiç düzgün arkadaşım olmadı benim.
- Benim ise hayatımın en güzel yıllarıydı, şu anki tüm dostlarım oradan kalmadır.
- Yanlış sınıfa düşmüşüm demekki.
- Demekki...
Üşüdük. Arabayı ısıtmak için yüksek devirde biraz hızlı bir şekilde bikaç tur attık. Korkarım ben süratten. Ben korktukça bastı, bastıkça ben korktum. Eğlendi bi de korkmamdan.
Bi otobüs durağının önünde durduk.
- Burda mı durcaz?
- E hep manzara izleyecek değiliz ya, biraz da durak izleyelim.
- Peki.
- Sen şimdi gidiyosun ha?
- Evet.
- Gitme.
- ...
- Oraya (torpido) şekerleri koymuştun ya, geçen ağzıma attım bi tane "Emre gidiyooo" diyerek bi hüzün sardı. Şimdi sen gidiyosun, her yediğimde sen aklıma gelceksin.
- E ne güzel işte.
Çalan şarkı: Vengo OST - Naci en Alamo
Bizim kapının önüne çektik arabayı, ayrılmaya az kaldı.
Naci en alamooooooo, naci en alamoooooo
- Hiç bi arkadaşına yazdın mı sen Emre?
- Gökçe'ye. O da art niyetli bi yazmaydı, biliyosun biraz şuh bi kız.
- Evet, geçen muhabbet ettik, bana bile iş attığını düşündüm.
- ...
- Emre ya ben bu Kahraman'ı naapcam?
- Bilmem.
- Unutmayı mı bekleyeyim, yoksa herhangi bişey mi yapmalıyım?
- Bekleyerek geçmez.
- Hah! Duymak istediğim cevap.
- :)
- Ya bi başkasını bulsam daha mı çabuk unuturum?
- Pek işe yaramaz, gerçekten hoşlandığın, muhabbetinden keyif aldığın, arkadaş olarakta fazla samimi olmadığın birisi belki unutturabilir.
- Deme öyle ya, zaten kafam karışık.
- ...
Sarıldık, omzuma yaslandı.
- Emre ben seni çok seviyom.
- Ben de seni çok seviyom.
- ...
- ...
Naci en alamooooo, naci en alamooooo
Şarkı bitmek üzre, sesi azalmaya başladı. Hala sarılıyoruz. Sanki hiç bırakmak istemezcesine.
- Bazı şarkıları daha uzun yapmalılar.
- Başa alırız.
Şarkı ikinci kez döndü ve ikimizi de evden aradılar "nerde kaldın?". Saat hakkaten 02:00'ı geçiyordu. Vedalaştık.
- Hoşçakal.
- Görüşürüz, yarın haberleşiriz.
- İyi geceler.
- Sana da.
Eve geldiğimde içimde garip bi his, sadece o kadar. Ve bilgisayarda sabaha kadar çalan "Naci en Alamo".
Bazı şarkıları gerçekten daha uzun yapmalılar...
dahası...
Bir süre dışarıda takıldıktan sonra arkadaşı AŞTİ'ye bırakmak üzre arabaya atladık. Arkadaşı yolcu ettikten sonra rotamız bizim evin o taraftı.
- Kahve mi şarap mı?
- Bana ikisi de uyar.
- Ya vaktin varsa, şaraplanasın varsa şarap içelim, zaten şurda sayılı saatlerim kalmış.
- Tamam şarap uyar.
Saat 00:00'ı geçmiş, açık alkol büfesi bulmak gerek. Bi kaç yere uğradıktan sonra sonunda aradığımızı bulduk. Buzbağ - Öküzgözü/Boğazkere. Allah için güzel şarap.
Manzarası güzel bi yere çekip başladık şaraplanmaya, müzikçalarda Kulturshock - Zumbul. Şarap, sigara, güzel müzik, muhabbet, manzara... Güvenlik bozana kadar atmosferi.
- Arkadaşlar biliyorsunuz burada durmanız yasak, biri şikayet falan ederse polis jandarma falan gelir uğraşırsınız.
- Yapma be abi efendi efendi oturuyoduk.
- Neyse abi sen de haklısın, kolay gelsin.
Aldık arabamızı, bize alternatifler var, oraya çektik.
- Sen nasıl bu kadar gamsız adamsın ya?
Anlattım Ankara'ya geldiğimden beri yaşadıklarımı. Ağzı açık dinledi. Aynı lisede okuyoduk ama tanışmamıştık.
- Sen niye lisede gelip beni bulmadın ya, o lisede hiç düzgün arkadaşım olmadı benim.
- Benim ise hayatımın en güzel yıllarıydı, şu anki tüm dostlarım oradan kalmadır.
- Yanlış sınıfa düşmüşüm demekki.
- Demekki...
Üşüdük. Arabayı ısıtmak için yüksek devirde biraz hızlı bir şekilde bikaç tur attık. Korkarım ben süratten. Ben korktukça bastı, bastıkça ben korktum. Eğlendi bi de korkmamdan.
Bi otobüs durağının önünde durduk.
- Burda mı durcaz?
- E hep manzara izleyecek değiliz ya, biraz da durak izleyelim.
- Peki.
- Sen şimdi gidiyosun ha?
- Evet.
- Gitme.
- ...
- Oraya (torpido) şekerleri koymuştun ya, geçen ağzıma attım bi tane "Emre gidiyooo" diyerek bi hüzün sardı. Şimdi sen gidiyosun, her yediğimde sen aklıma gelceksin.
- E ne güzel işte.
Çalan şarkı: Vengo OST - Naci en Alamo
Bizim kapının önüne çektik arabayı, ayrılmaya az kaldı.
Naci en alamooooooo, naci en alamoooooo
- Hiç bi arkadaşına yazdın mı sen Emre?
- Gökçe'ye. O da art niyetli bi yazmaydı, biliyosun biraz şuh bi kız.
- Evet, geçen muhabbet ettik, bana bile iş attığını düşündüm.
- ...
- Emre ya ben bu Kahraman'ı naapcam?
- Bilmem.
- Unutmayı mı bekleyeyim, yoksa herhangi bişey mi yapmalıyım?
- Bekleyerek geçmez.
- Hah! Duymak istediğim cevap.
- :)
- Ya bi başkasını bulsam daha mı çabuk unuturum?
- Pek işe yaramaz, gerçekten hoşlandığın, muhabbetinden keyif aldığın, arkadaş olarakta fazla samimi olmadığın birisi belki unutturabilir.
- Deme öyle ya, zaten kafam karışık.
- ...
Sarıldık, omzuma yaslandı.
- Emre ben seni çok seviyom.
- Ben de seni çok seviyom.
- ...
- ...
Naci en alamooooo, naci en alamooooo
Şarkı bitmek üzre, sesi azalmaya başladı. Hala sarılıyoruz. Sanki hiç bırakmak istemezcesine.
- Bazı şarkıları daha uzun yapmalılar.
- Başa alırız.
Şarkı ikinci kez döndü ve ikimizi de evden aradılar "nerde kaldın?". Saat hakkaten 02:00'ı geçiyordu. Vedalaştık.
- Hoşçakal.
- Görüşürüz, yarın haberleşiriz.
- İyi geceler.
- Sana da.
Eve geldiğimde içimde garip bi his, sadece o kadar. Ve bilgisayarda sabaha kadar çalan "Naci en Alamo".
Bazı şarkıları gerçekten daha uzun yapmalılar...