Bir insan size orospuçocukluğu yaptıysa, aynı hareketi ona karşı uyguladığınızda öcünüzü almaktan ziyade siz de orospuçocuğu oluyorsunuz. O yüzden ilahi kitaplar size "öç almayın" der.

Misal İncil'de "biri sizin sağ yanağınıza tokat attıysa sol yanağınızı çevirin" diye öğütte bulunur. Burada anlatılmak istenen; eğer aynı tavır ile o kişiye yaklaşırsanız öfkelendiğiniz insandan hiçbir farkınız kalmaz.

Aynısını Hz. Ali'de kendisi için sıkça uygulamıştır (Ömer de olabilir, tam hatırlayamadım şu an). Bir savaşta düşmanını tam öldürecekken düşmanı onun suratına tükürmüştür ve Ali demiştir ki "çabuk git buradan, yoksa seni kendi öfkemden dolayı öldüreceğim, yaptığımız savaştan ötürü değil."

Bu örneklerden anlamamız gereken ise hakkınızı savunmamak, sürekli kendinizi ezdirmek değil, hakkınızı ararken sevmediğiniz, kınadığınız ya da öfkelendiğiniz kişilerin durumuna düşmemektir.

Başka bir örnek daha verelim. Diyelim bir adam ya da kadın sevgilinizi ayartıp sizden ayırdı ve kendisi birlikte olmaya başladı. Bariz pislik bir davranıştır. Fırsatını bulduğunuzda siz de onun elinden sevgilisini almaya çalışırsanız siz de o pislik davranışı tekrar etmiş, o sevmediğiniz, öfkelendiğiniz insanın bir benzeri olmuş olursunuz. Dolayısıyla sizi siz yapan kendi etik değerlerinizden feragat etmiş ve pislik bir insan olmuş olursunuz.

Eğer bir olgu, düşünce, eylem yanlışsa (size göre) bütün şartlar altında yanlıştır. Yine örnekleyecek olursak; insan öldürmek eğer sizce doğru bir şey değilse (ki kimce doğru bir şeydir pek anlamış değilim) hiçbir koşul insan öldürmeyi doğrulaştıramaz.

Çok bilen, göt etmeye çalışan arkadaşlar için de ekleme yapmayı ihmal etmeyeyim ki sorabilecekleri tek soru da içlerinde kalsın. Doğanın şartları her ortamda, her koşulda geçerlidir.

Sevgilerimle


Blogger tarafından desteklenmektedir.