Derin bir oflama ile pek çok şey yıkabilirdim bugün. Gerçekten. Sorumluluklarımın hepsinden kaçıyorum bu ara, koşar adım. Günler tepelerden aşağı koşan vahşi atlar misali ilerlerken, hayatım da aynı hızda tepe takla olmaya başlıyor/başlayacak gibi geliyor. Okula, spora, dile, babama, arkadaşlarıma olan sorumluluklarımı öteleyebildiğim kadar öteledim. Bir köşede yığın halinde duruyorlar. Ben ise o yığına bakıp bakıp evin içerisinde oflayarak volta atmaya, duvar yumruklamaya ve iki lafı bir araya getirememeye devam ediyorum.

O sisli Viyana akşamında sokakta şaraplanmak bile sadece kısa süreliğine iyi geldi. Şimdilik bir kalıcı çözüm yok, geçici de yok sanırım. Üzerimde parasızlığın vermiş olduğu huzursuzluk, hepsi bu. Paraya bu denli tamah etmeyi ve bağımlı olmayı hiç sevmiyorum ama inan bana yapacak başka hiç bir şeyim yok.

Parasızlık, aşk, sigara bırakma hepsi aynı anda binince üstüste sanırım bünyeye biraz ağır geldi. Toparlayacağım, birazcık zaman.

* Mutsuz değilim bu arada. Siz de değilsiniz.


Blogger tarafından desteklenmektedir.