Milliyetçilik ne gereksiz şeydir ya. Dindarlıkta aynı şekilde. Ali milliyetçi mesela, hatta ülkücü. Dün anlatıyordu işte, “kardeş işte bazen Sıhhıye ocaklarından toplanıp DTCF’ye giderdik, 40-50 kişi. İşte bi keresinde gittik, bunların olduğu bi yer var. 40 kişi bahçeden, 40 kişi içeriden onların o tarafa gittik, üzerlerine falan yürüdük, hiç biri bişey diyemedi. Öyle anca bağıra çağıra gittiler”. Ne geçti elinize diye sorunca “işte bi güç dengesi var kardeş, onlar orayı ODTÜ falan gibi yapmak istiyorlar, biz çoğunluktayız falan gibi, biz de bir nevi gövde gösterisi yaptık”. “Bok yediniz” demedim tabi. Sonra bana Viyana’da ırkçılık yapıyorlar diye serzeniş ediyor. Haktır sana. Sen daha kendi vatandaşınla bile ortak paydada buluşamıyorsun, kendi ırkından adama ırkçılık yapıyorsun, sonra elalemin memlekete gidip, kendi kültürünü yaymaya çalıştığın için ırkçılığa maruz kaldığından bahsediyorsun. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu. Yapsınlar sana ırkçılık, hatta Nazistler dövsün seni. Gelipte bana buranın aile yapısını da eleştirme, adamlar senin şalvarlı, başörtülü köylünü, anadolu insanını yeriyorlar mı? Herkesin yaşantısı farklı, madem hazmedemiyorsun gelmeseydin kardeşim. Ne sanıyordun buraya gelirken? Ne bekliyordun yani? Bura Avrupa, herşey dört dörtlük olacak falan mı sanıyordun? Dünya toprağı heryerde aynı, sadece insanlara tanınan haklar değişiyor.
Hiç bir dini de yermem kesinlikle. Adam isterse maymuna tapsın (Cem Yılmaz’dan alıntıdır). Hakkaten öyle ama bana ne kim neye inanıyorsa. Herkesin inancı kendinedir zaten, göstermemelidir de inancını. Kendine özeldir o bu yüzden Ankara’ya geldiğimde benim nüfus cüzdanındaki din ibaresini kaldırtcam (2 fotoğraf ve 4.5 lira, sonra 1-2 saat içinde hazır).
Bugün güzel bir asya makarnasıyla bi şarap aldım. Şarabın tadı fena değil, 3€. Penny’deki en pahalı şarap 4.5€, genelde de 2€. En güzelini bulana kadar deneyeceğim. Mesela muhtemelen Ali şarap olayını da hoş karşılamaz. Çükümde değil. Nasıl bi adamsın sen ya. Hala anasının dizinin dibinde otursam hayali kuruyor. Gelmişsin 23-24 yaşına, hayat aileyle geçmez. Ben de taparım aileme ama bi yerden sonra bağları esnetmek gerek. Birey olmanın temel koşullarından biridir bence.
Off amma şikayet ettim adamı. Biran önce gitse de ben de rahat etsem.
Blogger tarafından desteklenmektedir.
Yorum Gönder